Eğitim Ve Bilim
EĞİTİM VE BİLİM
BİLİM NEDİR? Kanıtlanmış ve kanıtlanabilir sistemli(sınıflandırılmış) birikik bilgiler toplamıdır.Bir kıl yumağına benzer önce birisi bir fiske koymuş,büyüye büyüye ucu açık bir YUMAK haline gelmiş. ÖZELLİKLERİ: 1-Bilimsel bilgiler görelik ve kendini düzelticilik özelliğine sahiptir(Belirli konularda ve belirli zaman diliminde geçerlidir)
2-Güvenilir ama kesin değildir.Bilim yeni yeni bilgiler üretir ve kendisini düzelticidir.İnsan unsurunun bilime karışması objektiflik unsurunu kaybedebilir.
3-Birikiklik ve ucu açıklık:Sürekli yeni bilgilerle bugünkü bilgiler eskiyebilir.Ucu açık bir yumak gibidir.Her bilim adamı bir şeyler ekler,hiçbir zaman ucu kapanmaz. 4-Herkese açıktır.Bilimde kapalılık yoktur.
5-Test edilebilir:Sınanması,denenmesi,yargılanması gerekir.
6-Sınırlılık:İki türlü sınırlılık:
a-Bilimsel bilgiler Ankara’daki liselerde sınırlıdır.
b-Eğitimin düzeyi düşerse bilimin sınırları daralır.Bilim dışı etkenler vardır. BİLİM
Bilim Bilim Dışı
Değer Önyargı Spekülasyon Batıl Dogmatizim yargıları inaç
ÖN YARGI: Peşin hükümlü olma.Ben bu adamı kötü zannediyordum ,öyle değilmiş.Psikolojiktir.
SPEKÜLASYON:Hiçbir gerçeğe dayanmadan,hiçbir kanıta varmadan konuşulan şeyler.Her yıl bir Keban barajı yapacak kadar spekülasyon üretilir. DOGMATİZM: Belirli bir görüşü,ideolojiyi mutlak ve değişmez olarak görmek. DEĞER YARGILARI.Yetiştiğimiz toplumun değer yargıları etkisindeyiz. YILLIK PLAN NEDİR?Öğretmenin bir yıl içinde yapacağı eğitim-öğretim etkinliklerini planlaması. EĞİTİM NEDİR?Bireylerde istendik yönde kasıtlı olarak yapılan davranış değişikliğidir.
İSTENDİK YÖNDE(Kim isteyecek)
Devlet Müfredatlar Anayasa Planlar Çok partili demokrasi Öğretmenler Laiklik-Farklı inançları hoşgörülü Ölçme ve değerlendirme Sosyal hukuk devleti Eğitim ve okul yönetimi İnsan haklarına saygı (Kasıtlı olması için Atatürk ilke ve Atatürk plan gereklidir) Milliyetçiliği (Devletin egemen gücüne dayalı insan yetiştirme) (Uzak hedefler) DEĞİŞME KARŞISINDA TAVIRLAR
Değişmeye Geçmişin Ütopya Değişmeler Problem karşı özlemini Hayalci kapılıp çözücüler direnenler
çekenler sürüklenenler Bilimsel yöntemi hayatın her aşamasında kullananlar. EĞİTİMİN İŞLEVLERİ —————————————————————————- Toplumsal işlev Siyasal işlev Ekonomik işlev Kültür aktarma İyi vatandaş Kalkınmanın İyi insan gerektirdiği sayı ve nitelikte insan gücü yetiştirmek İyi üretici ve tüketici insan yetiştirmek.
TARTIŞMA NEDİR?NASIL OLMALIDIR.BİLİMSEL TARTIŞMA.
Bu yazının tüm eğitimcelere yararlı olacağı düşüncesindeyim.Öğretmenlerimiz eğitimle görevlendirilmiş kişiler olmasına rağmen, bir şekilde,her fert bilinçli yada bilinçsiz eğitimcidir ve olmalıdır. .Eğitim bireyde olumlu yönde davranış değişikliği olduğuna ve bu davranış değişikliği her yerde olabileceğine göre, her ferdin eğitimci yönü bulunmaktadır Eğitim evde başlar,okulda planlı bir şekilde yürütülür ve hayat boyu devam eder.Çevreninde buna yardımcı olması gerekir.Evde sürekli yalan söylemeyi alışkanlık haline getiren bir çocuğun bu davranışının yanlış olduğu anne ve babası tarafından sezdirilir ve bu davranışından vazgeçilirse, anne ve baba tarafından plansız bile olsa eğitilmiş olur.Parkta oyun oynarken oradaki oyun araçlarına ve çevreye zarar veren bir çocuğun bu olumsuz davranışı park görevlisi tarafından düzeltilir ve zarar vermesi engellenirse park görevlisi bir eğitim görevi yapmış olur. Görüyoruz ki eğitim işi sadece okulla sınırlı değildir. O halde bilinçli ve doğru bir eğitim için her ferdin aşağıda açıklanan bilimsel tartışma verileri içinde eğitim görevini daha iyi yapacakları kanaatindeyim
Tartışma kelimesinin sözlük anlamı şöyle tanımlanmaktadır:Bir konu üzerinde,birbirine ters olan görüş ve kanaatlerini karşılıklı olarak savunmak.Genelde tartışmalar iki şekilde yapılır.Bilimsel tartışma,bilim dışı tartışma.
Bu konulara açıklık getirmek için bilim nedir?Bilim dışı unsurlar nelerdir?bu iki konu üzerinde tanımlar yapmak gerekir.Bilim;kanıtlanmış ve kanıtlanabilir sistemli(sınıflandırılmış) bilgiler toplamıdır.Bilim bir kıl yumağna benzer.Önce birisi bir fiske koyar,büyüye büyüye ucu açık bir yumak halini alır.Bilim güvenilir ama kesin değildir.Bilimde şüphecilik vardır.Bilim yeni yeni bilgiler üretir ve kendisini düzelticidir.İnsan unsurunun bilime karışması objektiflik unsurunu kaybedebilir.Bilimsel bilgiler görelik ve kendini düzelticilik özelliğine sahiptir.Belirli konularda ve belirli zaman diliminde geçerlidir.Birikiklik ve ucu açıklık özelliğine sahiptir.Sürekli yeni bilgilerle bugunkü bilgiler eskiyebilir.Yukarıda da belirtildiği gibi bilim yumağına her bilim adamı birşeyler ekler ve hiçbir zaman bu yumağın ucu kapammaz Bilim herkese açıktır ve test edilebilir.Bilimin sınanması,denenmesi ve yargılanması gerekir.Bilimde sınırlılık mevcuttur.
Bilim dışı unsurlar şöyle sıralanabilir.Değer yargıları,önyargı,spekülasyon,batıl inanç ve dogmatizim.Önyargı peşin hükümlü olmadır.Çoğu zaman şöyle düşünebiliriz;bu adamı ilk gördüğümde kötü zannediyordum.Fakat öyle değilmiş.Burada bizim ilk yaklaşışımız peşin hükümlü olmaktan kaynaklanmaktadır.Hiçbir gerçeğe dayanmadan,hiçbir kanıta varmadan konuşulan her şey spekülasyondur.Yapılan araştırma ve tahminlere göre bir yıl içinde yapılan spekülasyonlar bir Keban Barajını dolduracak kadarmış.Belirli bir görüşü ve ideolojiyi mutlak ve değişmez olarak görmek ise dogmatizimdir.Her insan yetiştiği toplumun değer yargıları etkisindedir.
Yukarıda açıkladığı üzere bilim tartışmaya açıktır. Din ve felsefe mutlaktır ve tartışılamaz. Ulu öder Atatürkün vecisende belirttildiği gibi “Hayatta en doğru yolu gösteren bilimdir”.Bilimsel tartışmayı kim yapacak ve neye göre yapacaktır.Bir konuda tartışma yapabilmek için o konuda bilimsel bir araştırma yapmak,ya da o konuda yapılan bir araştırmayı ya bilim adamından ya da bilimsel kaynaklardan öğrenmek gerekir. Herkesin bilim adamı olabilme şansı ve yeteneği olmadığına göre, yapılan araştırmalara ait bilgileri derleyip saptırmadan bilimsel tartışma yapılabilir.Bilimin özelliklerini sayarken bilimin kesin olmadığına değilmişti.Bilim adamları bile kendi buluşlarının asla kesin olmadığına inanırlar.Araştırmalarına,deney sonuçlarına ve gözlemlerine kesinlikle kendi duygu ve hislerini karıştırmazlar.Elde ettikleri sonuçlara kendi his ve duyguları tezat teşkil etse bile bunun etkisinde kalamazlar.Bunun etkisinde kalsalar ne olur?Bilim adamı özelliğini kaybederleBilim literatürün geçemezler.Şimdi tartışmasını yaptığımız herhangi bir konu üzerinde bir araştırmamız yoksa,veyahut o konu üzerinde araştırma yapan bir bilim adamının bilimsel bulgularını tam anlamıyla öğrenmeden tartışıyorsak bizim yaptığımızın adı tartışma olur mu?Elbette olmaz .Yarım yamalak bilgilerle, ya da kafadan dolma ve uydurma şeylerle konuşuyorsak bunun adına tartışma denmez.Çoğu zaman tartışmaya açık olmalıyız deriz.Ama yalnızca tartışmaya.Tartışma bilimsel olmalıdır.Çoğu insanlar,kendisini aydın sayan veyahut saymayan insanlar , bilerek yada bilmeyerek tartışmanın dışında iş yapmaktadırlar..Biz çoğu zaman yaptığımızın bir tartışma olduğunu zannetsek bile yukarıdaki açıklamalara uymayan konuşmalar tartışma değildir.Ya nedir/İşte bunun cevabı bilim dışı unsurların tanımında yatmaktadır. Yani ön yargı, spekülasyon ve dogmatizm olabilir. Buna harcanan zaman boşa uçup gitmekte ve ülkemizin kalkınıp ileri ülkeler seviyesini yakalamasını engellemektedir.Bütün bu açıklamalardan sonra kahvehanelerde ve çeşitli toplantılarda ne kadar spekülasyonların yapıldığını ,zamanın boş yere heba edildiğini şimdi daha iyi anlamış oluyoruz
Din ve felsefenin mutlak olduğunu ve asla tartışılamayacağını şöylemiştik,evet öyle.Din kesinlikle tartışılmaz.Ancak dinin özüne uymayan,dine uydurulmuş ve yakıştırılmış konular varsa, onlar yorumlanır.Bilgilendirilmeye çalışılır.Bu da dinin tartışıldığı anlamına gelmez .Yanı diğer bir tabirle doğru yorumlanmaya çalışılır.Bunun adı dini tartışma olmaz,yorumlama,ya da doğru bilgilendirme olur.Din alimleri hiçbir zaman dini tartışmamışlar.Dini yorulmamaya çalışmışlar.Felsefenin tartışılacağını söyleyemezsiniz.Bir felsefi görüşe ya katılırsınız,yada reddedersiniz.Reddettiğiniz zaman zannediyorum sizde bir felsefe yapmış olursunuz. Tartışmalarımıza din ve felsefeyi sokmamalıyız.Bunun adı zaten tartışma değildir.
YÖNTEM VE TEKNİKLER
SOSYAL BİLGİSİ RESİM-İŞ
1. Gözlem gezileri 1. Gözlem
2. Deney 2. İnceleme
3. Görüşme 3. Gösterim yaptırma
4. Gurup tartışması 4. Birlikte çalışmalar
5. Soru cevap 5. Bireysel çalışmalar
6. Anlatım 6. Anlatım
7. Gösteri 7. Soru-cevap
8. Rol oynama 8. Tartışma
9. Tüme varım
10. İlgi kümeleri ile çalışma MÜZİK
11. Tümden gelim
1. Birlikte çalışmalar
TÜRKÇE 2. Bireysel çalışmalar
1. Sesli ve sessiz okuma. 3. Dinlenme
2. Parçalarla ilgili olan yada bağımsız 4. Doğru soluk alma,sesleri doğru
verilmiş resimleri yorumlama. Çıkarma,kulağını kontrol etme
3. Okuma parçalarındaki olayları ve 5. Şarkı öğretiminde şarkıyı dinleme
karşılıklı konuşmaları anlatma. şarkıyı öğretmenin bölüm bölüm
4. Anlama (sözle ve yazı ile) öğretilmesi,sonuçta şarkıyı bütünüyle
5. Soru cevap söyleme.
6. Tartışma 6. Radyo ile,televizyonla müzik
7. Tüme varım (örneklerden kurala eğitiminden yararlanma.
somuttan soyuta gitme) 7. Yöresel çalgılardan yöresel ve yurt
8. Tümden gelim. Türküleri,ezgilerini dinletme.
MATEMATİK ÇEVRE,SAĞLIK,TRAFİK,OKUMA
1. Çözümleme ve birleşim. 1. Gözlem gezileri,
2. Problem çözme 2. Deney,
3. Tüme varım 3. Görüşme,
4. Tümden gelim 4. Gurup tartışması,
5. Soru-cevap 5. Soru-cevap,
6. Anlatım 6. Anlatım,
7. Küme çalışmaları 7. Gösteri,
a-Düzey kümeleri ile çalışma 8. Rol oynama,
b-Karışık ” ” ” 9. Tüme varım
c-Fısıltı ” ” ” 10. Tümden gelim
11. İlgi kümeleri ile çalışma
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ BEDEN EĞİTİMİ
1. Anlatım. 1. Hareketlerin gösterilmesi ve
2. Soru-cevap gösterilen hareketlerin yapılması.
3. Görüşme 2. Birlikte ve başarılı çalışmalar
4. Grup tartışması 3. Anlatım
5. Gözlem gezileri 4. Rol oynama
6. Deney 5. Başarılı öğrencilerden hareket ve
7. Gösteri oyunların tekrarı.
8. Rol oynama 6. Gözlem.
9. Tüme varım
10. Tümden gelim
11. İlgi kümeleri ile çalışma. S.ALTAŞ
İLETİŞİM VE ÖĞRENME
Eğitim bir iletişim sürecidir.İletişimde bulunmaksızın eğitim yapmak mümkün değildir.En basit tanımıyla iletişim “ANLAMLARI BİREYLER ARASINDA ORTAK KILMA”işlemi olarak ele alınır.Dört ana unsuru vardır.
İletişim süreci
Verici (kaynak) Mesaj Kanal Alıcı
Bu dört unsur tüm iletim süreçler için söz konusudur.Bu unsurlardan birinin dikkate alınmaması İletişimin veriminin düşmesine neden olmaktadır.Ancak ortak anlamlara ulaşabilmek için İletişimin çift yönlü olması gerekmektedir.Verici(kaynak) mesajını alıcıya ilettiği zaman onun tepkisin bilmek istemektedir.İletişimin sağlıklı olup olmadığı ancak”ALICIDAN KAYNAĞA DOĞRU AKIMDAN ANLAŞILMAKTADIR”
Eğitim süreci:
Öğretmen İçerik(müfredat) ö ğretim süreçleri öğrenci
Öğretmen planlarına aldığı içeriği(müfredatın amacını)uygun öğretim süreçleri(belli bir zaman diliminde öğretmenin yaptığı her şey:Yöntem,teknik.araç-gereç,gezi gözlem araştırma vs.)ni kullanarak kavratmaya çalışır.Müfredatın anlamlarını kendisi ile öğrenciler arasında anlamlı kılmaya çalışır.Bunu yaparken uygun öğretim süreçleri kullanması,derse kendisinin ne bildiği ile değil öğrencilerinin ne bildikleri ile başlaması,yanı öğrencilerinin seviyelerini ,öğrencilerini ilgi ve ihtiyaçlarını dikkate alması gerekmektedir.Öğretmen dersini işledikten sonra önceden tespit etmiş olduğu amaca öğrencilerini ulaşıp ulaşmadığından emin olması gerekir.Bu da dersin sonunda amaca yönelik DEĞERLENDİRME ile mümkündür.
ÖĞRETİM SÜREÇLERİNDEN YÖNTEMLER:
Anlatım soru Problem gösteri gezi rol örnek olay
Cevap çözme gözlem oynama canlandırma
Öğretmen merkezli. Demokratik yöntemler.
Tek yönlü iletişim. Çok yönlü iletişim.
Sınıfın hakimi öğretmen Öğrenci merkezli.
BİR GRAM UYGULAMA BİN TON TEORİYE BEDELDİR.
yetiştirmek.